19 Kasım 2013 Salı

ÜÇ KIZ KARDEŞ - ANTON ÇEHOV İSTANBUL DT

ÜÇ KIZ KARDEŞ - ANTON ÇEHOV İSTANBUL DT - ÇEVİREN: ATAOL BEHRAMOĞLU YÖNETEN: MEHMET BİRKİYE 12 Kasım’da ilk gösterimini (prömiyer) yapan bu oyunu daha ikinci temsilinde Şişli’de Cevahir Alışveriş merkezindeki güzel salonda izledim. Artık hayatta olmayan babaları General Prozorov’un askeri birliklerin başına atanmasıyla Moskova’dan on bir yıl önce taşra kentine gelen üç kız kardeş, erkek kardeşleri ile birlikte bir taşra kentinde yaşamaktalar. Moskova’ya dönme hayali kuran üç kız kardeş, evlerine gelen çeşitli kesimlerden misafirleri sayesinde bu sıkıcı yaşamlarını bir nebze olsun çekilir kılarlar. Bugünlerinden hoşnut değillerdir ve gelecek güzel günleri umut ederek yaşarlar. Ancak bu misafirlerin çoğunun kentten ayrılmasıyla sıkıcı ve hayal kırıklıklarıyla dolu yaşamlarının içine adeta gömülürler ve sonunda üç kız kardeş umutsuzluk ve çaresizlikle baş başa kalır. Hayal edilen yaşama ulaşabilmek için yalnızca hayal etmenin yetmediğini onun için çaba harcamak da gerektiğini yoksa hayatın getirdiklerine hapsolup mutluluğu asla yakalayamayacağımızı anlatan güzel bir oyundu. Oyunun bir bölümünde ‘Moskova’da olup Moskova’nın farkına varamamak’dan bahsedince benim de aklıma İstanbul geldi. Milyonlarca kişi İstanbul’da yaşadığı halde İstanbul’un farkında bile değil. İstanbul’un güzelliklerini yaşayamıyor ve yaşamak için de bir çaba sarf etmiyor, belki de edemiyor. İstanbul’un güzelliklerini yaşamak elbette burada yaşayanlar için çok zor; sabah-akşam en az birer saatini yollarda evlerinden işlerine gitmek için harcıyorlar, ulaşım çok zorluyor, hayat pahalı ve bu güzellikleri yaşamak para istiyor. Ama gene de bir şeyler yapabilmek mümkün. Umutsuzluğa kapılmadan, sabırla, inatla ve gelecek güzel günlerin özlemiyle bu güzellikleri yaşamaya çalışmak gerekiyor. Fatih Fethi Aksoy 13 Kasım 2013 İstanbul

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder